Yangından sonra şimdi de başları heyelan ile dertte Yangından sonra şimdi de başları heyelan ile dertte

Van’ın Edremit ilçesinde bulunan, yeşil doğası ve 450’ye yakın kuş türüne ev sahipliği yapan Dilkaya Deltası, bilinçsiz müdahaleler ve çevresel faktörler nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.

Doğal yapısını büyük ölçüde koruyan ve eşsiz ekosistemiyle doğaseverlerin uğrak noktası olan delta, son yıllarda artan tahribatla alarm veriyor. Özellikle, bölgede yapılan bilinçsiz müdahaleler sonucu Van Gölü’ne doğal akışı sağlayan deltada farklı bir yerden akış sağlanması, onlarca canlı türüne zarar veriyor. Dilkaya Mahallesi sınırları içinde yer alan delta, çeşitli kişi ya da gruplarca tahrip edilerek hem flora hem de fauna açısından geri dönülmez zararlarla karşı karşıya kaldı.

“Deltadaki sular Van Gölü’ne akmaya devam ediyor”

Van Gölü Aktivistleri Derneği Genel Başkanı Dr. Erdoğan Özel, bölgenin 2019 yılında Cumhurbaşkanlığı kararıyla koruma altına alındığını belirterek, göletin doğal akışına müdahale edildiğini belirtti. Alanda birçok kuş türü ile farklı canlıların yaşadığını ifade eden Özel, “Göletin doğal akması gereken yerinden farklı bir noktada müdahalede bulunularak su akışı değiştirildi. Göletin sularının buradan göle akması engelleniyor, bu da doğal yaşam alanının yok olmasına yol açıyor. Göletler kuruduğunda, buradaki canlıların yaşam alanları da tamamen bitecek. İlgili kurumlar geçen yıl müdahalede bulunarak bu akışı kapatmıştı, ancak bu yıl tekrar açıldı. Henüz bir müdahale yapılmadı ve gölet boşalmaya devam ediyor. Bu durumun bir an önce önlenmesi gerekiyor. Küçük müdahaleler bile bu eşsiz doğa harikasının gelecek kuşaklara taşınmasında çok kıymetlidir. Buradan yetkililere sesleniyoruz; lütfen bu doğal yaşam alanını koruyalım” dedi.

“Bölge korunarak turizme kazandırılabilir”

Van Denizi Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Üyesi Muhlis Kaya ise delta alanının korunması gerektiğini dile getirerek, “Burası önemli sayıda kuş, kelebek ve farklı türden canlıya ev sahipliği yapıyor. Ancak bölgedeki köylülerin bazı mülk arazilerinin su alanı içerisinde kalmasından dolayı, bu alanları boşaltarak kullanma talepleri olduğunu görüyoruz. Bu da deltayı tehdit eden faktörlerden biri. Buranın doğal yapısı, suyun yükselmesi ya da azalmasından etkilenmeyecek kadar güçlü bir ekosisteme sahip. Kapsamlı projelerle burası korunmalı ve turizme kazandırılmalıdır. Kuş gözlem noktaları, kano, su sporları, doğa yürüyüşleri ve kamp gibi birçok etkinlik için ideal bir alan. Bu etkinliklerle köylülerimiz ve doğaseverler hem ekonomik kazanç sağlayabilir hem de bu doğal alanın korunmasına katkıda bulunabilir” diye konuştu.

Kaynak: iha